Doğru beslenmek ve herkes için güvenilir ve sağlıklı gıdaya ulaşmak artık bütün dünya için son derece yaşamsal bir konu olmuştur. Bir yandan tarım alanlarının giderek azalması, bir yandan sağlıksız ve bilinçsiz bir şekilde tarımsal faaliyetlerin sürdürülmesi, ama daha önemlisi dünya kaynaklarının giderek tükenmesi, küresel ısınma ve ekolojik dengenin onarılmaz bir şekilde bozulmaya başlaması, gıda konusunda ne kadar duyarlı olunması gerektiğinin açık bir göstergesidir.
Gıdaların üretilmesi, hazırlanması ve tüketicilere sunulması, insan sağlığı ve çevrenin korunması açılarından kaçınılmaz olarak ciddiye alınması gereken bir konudur. Gıda güvenliği, günümüzde hiç olmadığı kadar gözönünde tutulmaktadır ve yasal düzenlemelerle birçok yaptırım uygulanmaktadır.
Gıda güvenliği çalışmalarının hedefinde ürünlerin, tüketicilerin sağlığına ve fiziksel, kimyasal ve biyolojik açılardan yaşanılan çevreye zarar vermemesi bulunmaktadır. Üretilen gıda maddelerini garanti altına alan gıda güvenliği yönetim sistemleri bunu sağlamaya yönelik bir kalite sistemidir. Gıda güvenliği sistemleri ile gıda yüzünden ortaya çıkacak riskler en düşük seviyeye çekilmek ve bu risklerin oluşması önlemek istenmektedir.
Güvenli gıda demek, amaçlandığı şekilde ve uygun yöntemler ile hazırlandığı zaman, fiziksel, kimyasal ve mikrobiyolojik özelliklerini ve besin değerlerini kaybetmeyen ve tüketime hazır gıda maddeleri demektir. Bu tanımlamadan da anlaşılacağı gibi gıda güvenliği kavramı, insan sağlığına zarar vermeme durumunu içermektedir. Bu uygulama ile tüketici, gıda kaynaklı risklere karşı korunmuş olmaktadır.
Esasen gıda ürünlerinde sağlık riskleri üç şekilde ortaya çıkmaktadır: fiziksel, kimyasal ve biyolojik. Fiziksel riskler, gıda ürünlerinde hiçbir şekilde bulunmaması gereken taş, toprak, cam, metal, tahta ve bunlar gibi yabancı maddelerin gıda ürünlerine karışması durumudur. Kimyasal riskler, bitkisel ve hayvansal üretimde verimi arttırmak için hatalı ve bilinçsiz olarak ilaç kullanımından kaynaklanmaktadır. Mikrobiyolojik riskler ise gıda kaynaklı riskler arasında birinci sırayı almaktadır. Doğru ve yeterli sterilize edilmeyen gıda ürünleri kısa sürede çok sayıda mikroorganizma üretmektedir. Bakteri, küf veya maya türünden bu mikroorganizmalar belli bir sınırı geçtiği takdirde gıdalarda kbozulmalar başlamakta ve insan sağlığı açısından risk oluşturmaktadır.
Gıda güvenliği, tüketiciler tarafından kullanıldığı zaman gıda kaynaklı tehlikelerin ortadan kaldırılmasına yönelik çalışmalardır. Gıda güvenliğini tehlikeye sokan bir durum, gıda zincirinin herhangi bir halkasında olabilir. Bu yüzden etkin bir kontrolün, gıda zinciri boyunca gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Birçok test ve muayene kuruluşu gibi kuruluşumuz da gıda güvenliğini sağlamak amacı ile çok çeşitli ölçüm, test, analiz, muayene ve kontrol hizmetleri vermektedir. Bu kapsamda verilen başlıca hizmetler şunlardır:
Gıda analizleri çalışmalarında mevcut yasal düzenlemeler yanında yerli ve yabancı kuruluşlar tarafından yayınlanan birçok standart dikkate alınmaktadır.
Kuruluşumuz, ÖSAS Akreditasyon Kurumu'ndan, TS EN ISO/IEC 17025 standardına uygun şekilde aldığı akreditasyon yetkisine dayanarak, gıda analizlerini yapmaktadır.